ZEHRA ÇOBANLI

 

1979 yılından bu yana alanındaki yeni teknik arayışları ve araştırmalarını, biçimsel  ve yüzeysel  olarak ele aldığı  deneysel sanat anlayışına yakın çalışmalarını, Anadolu’da var olan geleneksel  kültürü-müzün  öğelerine  göndermeler  yaparak, çağdaş bir biçimde yorumlamaktadır. Sanat gibi seyahat etmek de sanatçının yaşam biçimidir. Yurt içinde  ve yurt dışında sık sık seyahat eden Çobanlı, yol hikayelerinde  uzaklarından, yamacından geçtiği, bazen başı dumanlı, bazen yağmur sonrası berrak, ya da sisli, gizemli görünüşleriyle dağların  öykülerini  yüreğinde hisseder.

1979 yılında Bursa’da  açtığı ilk sergisinde  Uludağ’ın heybeti, gizemi ve güzelliği sanatçıyı çok etkilemiştir. ”Gönül Dağları” serisi, sanatçının geçtiği yollarda, gittiği çoğrafyalarda gözlemlediği  ulu dağları tezat bir biçimde seramiğe aktardığı, derin anlam yüküyle, her izleyenin kendi hikayesini bulacağı yalın, güçlü çalışmalardır.

Her ülkenin mitolojisinde, kendine özgü bir kutsal dağ sembolü her zaman vardır.Dağlar ruhsal bir yaşamı, madde cazibesinden uzak kalmayı; sevgi, merhamet, tolerans, iyilik, erdem, hoşgörü, anlayış gibi ruhsal ve asil kavramları, kuşlar ise dağlardaki özgür ruhları temsil eder. Çobanlının bu sergisindeki eserlerinde, Anadolu’da  var  olan, yaygın olarak kullanılan deyimlerden, yaşam biçimlerinden, geleneğimizden izler  ve çağdaş , estetik tasalar taşıyan dağlar, kuşlar, atlar, mavi ve yeşil renk hakimdir.  Mavi hoş görünün, toleransın,  umudun , özgürlüğün ve romantizmin , Yeşil  ise sanatçının hayran olduğu doğanın rengidir, yaşamı ,ümitleri ve dinçliği simgeler. Zehra Çobanlı ,”Gönül Dağları” sergisi  ile yaşamın izlerini  ateş, toprak ve yüreği ile ortaya koymaktadır.

Sepetim
Alışveriş sepetiniz boş!
Alışverişe Devam Et
0